Prostat kanseri, cilt kanserinden sonra erkeklerde en sık görülen kanser türüdür. Erkeklerde kansere bağlı ölümler arasında ikinci sırada yer almaktadır. Prostat spesifik antijen (PSA) testi sayesinde, bu kanserin erken tanısı mümkündür. Bu testin uygulanması sayesinde, prostat kanserinden ölümler azalma göstermiştir. Prostat, erkek genital sistemindeki mesane çıkışı çevresinde bulunan ve meni akışkanlığını sağlayan bir salgı bezidir. İçeriği salgıyı yapan hücreler ve destek dokularından oluşmuştur. Erken tanı konmazsa, kanser lenf ve kan damarlarıyla çevre dokulara yayılabilir. En fazla çevre lenf düğümleriyle kemiklere yayılım gösterir. Ayrıca karaciğer, akciğer ve vücutta bulunan diğer organlara da yayılabilir. Prostat Kanseri Nedenleri ve Risk Faktörleri Nelerdir?Prostat kanseri, 70 yaşın üzerindeki erkeklerde %50 oranında, 90 yaşın üzerindeki erkeklerin genellikle tamamında mikroskobik düzeyde hesaplanır. Sağlıklı erkeklerin yaşam boyu prostat kanseri olma riski yaklaşık %17'dir. Bu, yaklaşık 6 erkekten birini etkileyen bir kanser türü olduğunu gösterir. PSA testinin 1980'li yıllarda bulunmasıyla birlikte, hastalıktan ölüm oranları düşüş göstermeye başlamıştır. ABD tarafından yapılan araştırmada, her yıl 250 bin erkekte bu kanserin belirlendiği ve bunların %95'inin 45 yaşın üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Prostat kanserinin nedenleri hakkında tam olarak kesin bilgiler bulunmamaktadır. Fakat genetik yatkınlık ve çevre koşullarının etkili olduğu düşünülmektedir. Yaş faktörü, ailede prostat kanserinin bulunması, beslenmede yağlı besinlerin daha fazla tüketilmesi, hormonlar, kadmiyum, A ve D vitaminleri gibi risk faktörleri bulunmaktadır. Özellikle kişinin yaşı ve aile geçmişi önemli risk faktörleridir. Normalde 50 yaşından sonra erkeklere prostat kanseri değerlendirilmesi yapılırken, ailesinde kanser bulunması halinde araştırmalar 40 yaşından itibaren başlatılmaktadır. Tahminlere göre bu kanserlerin babadan oğula %10 oranında genetik olarak geçtiği düşünülmektedir. Ayrıca hastaların çocuklarında ya da kardeşlerinde görülme riski 2-9 kat daha fazladır. Prostat Kanserinin Önlenmesi Mümkün Mü?Prostat kanserinin latent formu ve klinik aktif form olmak üzere iki farklı formu bulunmaktadır. Latent formunda hastalık yaşam boyu bile tanı konmadan sessiz bir seyir izlerken, klinik aktif formda kanser prostat dışına çıkarak ilerlemektedir. Bu kanserin tam olarak nedenleri bilinmediğinden, çoğu zaman önlenmesi mümkün olmaz. Ancak yeni gelişmelerle hastalarda diyet ve yaşam şekli değişimleriyle riskin azaltılabileceği belirlenmiştir. Bunun için kişilerin domates, soya fasulyesi, yeşil çay, omega 3 içeren besinler tüketmesi prostat kanseri riskini azaltabilir. Ayrıca düzenli egzersiz yapılması da tavsiye edilir. Fazla kilolardan kaçınılması, kolesterol değerlerinin kontrol altında tutulması, yağlı gıdalardan ve kırmızı etten uzak durulması gerekir. Prostat Kanserinde Tanı Nasıl Konulur?Bu kanser türü hastalarda genellikle check-up sırasında uygulanan PSA testi sırasında saptanır. Nadir olarak erken dönemde belirtiler meydana gelebilir. İdrar yaparken zorlanma, idrar akım hızının azalması, sıkça idrara çıkma gibi şikayetler, yaşla birlikte iyi huylu prostat büyümesiyle bağlantılıdır. Kanserde meydana gelen büyüme ise daha çok ileri safhalarda prostatın dış kapsülü tarafında olur ve idrar çıkışını zorlar. Yapılan rektal muayenede ele gelen sertlik olması halinde biyopsi yapılmalıdır. Parmakla Rektal Muayene:Bu muayenede doktor, prostatın dışında tümör olması açısından sertlik ya da düzensizliği kontrol eder. Prostat kanserinde hastaların %25 kadarında PSA düzeyleri normal olmasına rağmen, kanserin tanısı bu muayene sonucunda tespit edilen sertlik ve düzensizlikle konur.Prostat Spesifik Antijen (PSA) Testi: PSA değeri kanda proteine bağlı olarak ya da serbest olarak iki farklı şekilde bulunur. Prostat kanseri serbest PSA ölçülmesiyle daha kolay teşhis edilir. Normal değer 0-4 arasında kabul edilir. Ancak genç yaştaki kişilerde bu sınır daha aşağıya çekilmiştir. Bu değer 40-49 yaş arasında 2,5 ng/ml, 50-59 yaş arasında 3,5 ng/ml olarak belirlenmiştir. Yaşın ilerlemesiyle bu değer 5,5 ng/ml değerlerine kadar çıkmaktadır. Bunun dışında prostat kanseri açısından PSA hızının yıllık olarak artışı, PSA dansitesi biyopsi yapılma kararında etkili olmaktadır. Trans Rektal Ultrason Eşliğinde Biyopsi (TRUS): Biyopsi TRUS ile yapılır. Bu, rektal yolla yapılan ultrasonografi aygıtıdır. Batın ultrasonuna göre, prostatı yakından gösterdiğinden avantajlıdır. Bazı durumlarda biyopsi yapılmadan da kullanılır. Ultrasona eklenen parça ile prostat dokularından doku örneği alınabilir. Biyopsi, hastanın yaşı ve prostat büyüklüğü gibi unsurlar değerlendirilerek uygulanır. Prostat Kanseri Tedavisi Nasıl Yapılır? Prostat kanseri dört evre halinde sınıflandırılır. Hastalara tanı koyulduktan sonra kanserin evresine göre tedavi seçenekleri uygulanır. Bunlar cerrahi, hormon tedavisi ve radyoterapi şeklinde uygulanır. Tedavi lokal veya sistemik şekilde olabilir. Lokal tedaviler cerrahi ve radyoterapi şeklinde uygulanır. Burada amaç kanseri yok etmektir. Özellikle kanserin yayıldığı durumlarda kontrolü sağlamak için uygulanır. Sistematik tedavi ise kanserin yayılmasını önlemek için uygulanır. Tedavide tümörün evresi, hastalığın belirtileri ve hastanın genel sağlık durumu dikkate alınır. Hastalar tedavi konusunda bilgilendirilerek, tedavi sürecine geçilir. Hormon tedavilerinde ise kanser hücrelerinin gelişmesi ve çoğalması için gerekli olan erkeklik hormonları yani androjeni azaltmak için uygulanır. Testisler, erkeklik hormonu testosteron üretim yeridir. Az miktarda böbrek üstü bezlerinde de üretilir. Bu nedenle hormon tedavisi, ilaçlarla ve cerrahiyle bu hormonları azaltmak ve kanserin gelişmesini önlemek için uygulanır. Cerrahi tedavide prostatın bir bölümü ya da tamamı alınabilir. Hormon tedavisi kapsamında ise testislerin alınması gündeme gelebilir. Prostat Kanserinin EvrelenmesiProstat kanseri hastalarında tedaviler evrelere göre sınıflandırılır. Erken evredeki hastalarda, prostat spesifik antijen kan seviyesi (PSA) ve Gleason puanı tedavinin belirlenmesinde yardımcı olacak bilgiler vermektedir. Bu kanser hastalığı da diğer kanserlerde olduğu gibi numaralarla isimlendirilir.
|
PSA testi sonuçlarım 4'ün üzerindeydi, bu durum beni gerçekten endişelendiriyor. Prostat kanseri riski hakkında yeterli bilgiye sahip değilim, ama 4'ün üzeri bir değer, genellikle dikkat edilmesi gereken bir durum olarak kabul ediliyor. Ailemde prostat kanseri öyküsü yok, ama yine de bu sonuç beni düşündürüyor. Doktorumun tavsiyesi doğrultusunda daha fazla test yaptırmam gerekecek mi? Bu aşamada ne tür önlemler alabilirim? Belirtilerim yok ama yine de bu konuda nasıl bir yol izlemeliyim? Herhangi bir belirti olmadan bu durumda olmam ne kadar yaygın?
Cevap yazGülin,
PSA Testi ve Sonuçları
PSA (Prostat Spesifik Antijen) testi, prostat sağlığını değerlendirmek için önemli bir araçtır. Sonuçlarınızın 4'ün üzerinde olması, prostatla ilgili bir durumu işaret edebilir, ancak bu tek başına prostat kanseri tanısı koymak için yeterli değildir. Aile öyküsü yoksa, bu durum bazı kişilerde daha az risk taşıyabileceğiniz anlamına gelebilir. Ancak yine de dikkatli olmakta fayda var.
Doktor Tavsiyesi ve Ek Testler
Doktorunuzun tavsiyesi doğrultusunda ek testler yaptırmanız muhtemelen en doğru yaklaşım olacaktır. Ek testler, durumunuzu daha iyi anlamanızı ve gerekirse erken müdahale yapılmasını sağlayabilir. Doktorunuzla açık bir iletişim kurarak hangi testlerin yapılacağını ve neden yapıldığını öğrenebilirsiniz.
Alınabilecek Önlemler
Bu aşamada sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmak önemlidir. Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınmak prostat sağlığı üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Ayrıca, düzenli doktor kontrolleri yaptırarak sağlık durumunuzu takip edebilirsiniz.
Belirtiler ve Yaygınlık
Belirtiler olmadan PSA değerinin yüksek olması yaygın bir durumdur. Bazı erkeklerde prostat büyümesi gibi durumlar PSA seviyelerini artırabilir ve bu mutlaka kanser anlamına gelmez. Ancak, belirti olmadan yüksek PSA seviyeleri olan kişiler için düzenli takip ve değerlendirme önerilir.
Endişelerinizi doktorunuzla paylaşarak daha fazla bilgi ve destek alabilirsiniz. Unutmayın ki, erken teşhis ve düzenli takip sağlığınızı korumanızda önemli bir rol oynar.
PSA testi yaptırdım ve değerim 4'ün üzerindeydi, bu durumda prostat kanserine yakalanma riskim ne kadar yüksek?
Cevap yazDağhan,
PSA testi sonuçları: PSA değerinin 4'ün üzerinde çıkması, prostat kanseri riskinin artabileceğini gösterir. Ancak, bu tek başına kesin bir kanser tanısı koymak için yeterli değildir. PSA seviyesinin yüksek olması, prostat iltihabı (prostatit) veya iyi huylu prostat büyümesi (BPH) gibi başka durumlarla da ilişkili olabilir.
Ek testler ve değerlendirme: Bu sonuçla birlikte, doktorun daha detaylı incelemeler yapabilir. Dijital rektal muayene (DRE) ve biyopsi gibi ek testler, kesin tanıyı koymada önemli rol oynar.
Doktorla görüşme: PSA değerinizin detaylı bir şekilde değerlendirilmesi için bir üroloji uzmanına başvurmanız önemlidir. Uzman, risk faktörlerinizi ve semptomlarınızı dikkate alarak en uygun adımları atacaktır.
Sağlıklı günler dilerim.